Vestibüler Sistem Bozukluklarında Medikal Tedavi Yaklaşımları: Tanımlayıcı Kesitsel Bir Çalışma
Amaç: Vestibüler bozuklukların tıbbi yönetimi zordur ve derin klinik farmakoloji bilgisi gerektirir. Bu çalışma, Türkiye’deki kulak burun boğaz uzmanlarının vertigoya tıbbi yaklaşımlarını araştırmayı amaçlamıştır. Gereç ve Yöntemler: Araştırmacılar tarafından vertigonun tıbbi tedavisini değerlendire...
Saved in:
Published in | Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Vol. 31; no. 3 |
---|---|
Main Authors | , , , |
Format | Journal Article |
Language | English Turkish |
Published |
Ankara
Ear Nose Throat and Head Neck Surgery Association
01.01.2023
|
Subjects | |
Online Access | Get full text |
Cover
Loading…
Summary: | Amaç: Vestibüler bozuklukların tıbbi yönetimi zordur ve derin klinik farmakoloji bilgisi gerektirir. Bu çalışma, Türkiye’deki kulak burun boğaz uzmanlarının vertigoya tıbbi yaklaşımlarını araştırmayı amaçlamıştır. Gereç ve Yöntemler: Araştırmacılar tarafından vertigonun tıbbi tedavisini değerlendiren 15 maddelik web tabanlı bir anket hazırlandı ve internet aracılığıyla kulak burun boğaz uzmanlarına dağıtıldı. İlaçlar ile ilgili soru dışında sorular çoktan seçmeli cevaplardan oluşturulmuştur. Sorular demografik sorular, vertigo hastalarına yönelik sorular, medikal tedavi yaklaşımları ve benign paroksismal pozisyonel vertigo olmak üzere 4 gruba ayrılmıştır. Bulgular: Çalışmaya toplam 154 katılımcı dâhil edildi. Başlıca bulgular, katılımcıların çoğunun vestibüler bozukluğu olan hastalara yeterince zaman ayıramamaları ve vestibüler laboratuvara erişimlerinin olmamasıdır. Betahistin, baş dönmesinin tıbbi tedavisinde en çok kullanılan ilaçlardan biriydi. Sonuç: Vestibüler bozuklukların medikal tedavisinde farmakolojik bilginin yanı sıra klinik ve laboratuvar testleri ile disiplinler arası çalışma çok önemlidir. Klinisyenler hastaları tedavi ederken, gereksiz ilaç kullanımından kaçınarak hastanın rahatını, uzun vadeli iyileşmeyi, yan etkileri, cerrahi ve vestibüler rehabilitasyon gibi diğer tedavi yöntemleriyle etkileşimlerini dikkate alarak kişiselleştirilmiş bir farmakoterapi yaklaşımı kullanmalıdır. |
---|---|
ISSN: | 1300-6525 2149-0880 |
DOI: | 10.24179/kbbbbc.2023-98332 |