Yaşlanma ve karar verme süreçleri: Duygu düzenlemenin rolü
Bu çalışmada duygu düzenlemenin karar verme mekanizmaları üzerindeki etkilerinin ve bu etkilerin yaşlılık döneminde uğradığı değişikliklerin, alan yazındaki çalışmalar ışığında incelenmesi amaçlanmıştır. Duygu düzenleme bireylerin olumsuz duygularını kontrol ederek olumlu duygu durumunu muhafaza ede...
Saved in:
Published in | Psikiyatride güncel yaklaşimlar Vol. 12; no. 3; pp. 382 - 395 |
---|---|
Main Author | |
Format | Journal Article |
Language | Turkish |
Published |
Çukurova Üniversitesi
01.03.2020
|
Subjects | |
Online Access | Get full text |
Cover
Loading…
Summary: | Bu çalışmada duygu düzenlemenin karar verme mekanizmaları üzerindeki etkilerinin ve bu etkilerin yaşlılık döneminde uğradığı değişikliklerin, alan yazındaki çalışmalar ışığında incelenmesi amaçlanmıştır. Duygu düzenleme bireylerin olumsuz duygularını kontrol ederek olumlu duygu durumunu muhafaza edebilme becerisi olarak tanımlanır. Duygu düzenleme becerisi özellikle seçilebilecek alternatiflerin kesin sonuçları belirsiz olduğunda verilen kararları etkiler. Birey duygularını kullanarak en avantajlı kararı vermeye çalışabilir. Ancak bu beceri bireyin her zaman optimal kararı vermesini sağlamaz. Karar sonrasında ise duygu düzenleme kullanılarak memnuniyet düzeyi arttırılabilir veya yas süreci görece erken atlatılabilir. Bu etki, ikili işlem modelinde sunulan mantıksal çıkarım yerine duygu ve dürtülere bağlı kararlarda daha güçlü bir biçimde görülür. Yaşamın ilerleyen yıllarında bilişsel becerilerdeki düşüş ve duygu düzenleme becerilerindeki gelişme sebebiyle duygu düzenlemenin karar öncesi ve sonrası süreçler üzerindeki etkisi artar. Ancak ciddi kronik ve ölümcül hastalıklara sahip yaşlılar duygu düzen-lemeyi etkin bir şekilde kullanamazlar. Bu da bilişsel becerilerde düşüş yaşayan bu hastaların optimal karar verme olasılığının daha da düşmesine neden olur. Mevcut çalışmada yaşlılık sürecinde duygu düzenleme becerisinin karar öncesi ve sonrasındaki süreçler üzerindeki etkisi alan yazındaki modeller göz önünde bulundurularak sistematik bir biçimde ele alınmıştır. Bu çalışmada gelecek araştırmalar için teorik bir altyapı sunulması amaçlanmıştır. Ayrıca bu ilişkilerin bilinmesi klinik alanda müdahale programlarına temel oluşturarak yaşlıların yaşam kalitelerinin arttırılmasını sağlayabilir. |
---|---|
ISSN: | 1309-0658 1309-0674 |
DOI: | 10.18863/pgy.640158 |