Kendine Ait Bir Cengiz Han
Kitle İletişim araçlarının bugüne nispetle gelişmemiş bulunduğu 17. yüzyılda insanlar, dışındaki ve geçmişteki dünyayı anlatılarla kavrıyor, anlatılarla meram anlatıyor, bu anlatılar da geçmişe ve mevcuda dair imgeleri oluşturup biçimlendiriyordu. Matbaa ve sonraki teknik, araçların gelişimi anlatıl...
Saved in:
Published in | Journal of Universal History Studies Vol. 3; no. 2; pp. 353 - 372 |
---|---|
Main Author | |
Format | Journal Article |
Language | English |
Published |
15.12.2020
|
Online Access | Get full text |
Cover
Loading…
Summary: | Kitle İletişim araçlarının bugüne nispetle gelişmemiş bulunduğu 17. yüzyılda insanlar, dışındaki ve geçmişteki dünyayı anlatılarla kavrıyor, anlatılarla meram anlatıyor, bu anlatılar da geçmişe ve mevcuda dair imgeleri oluşturup biçimlendiriyordu. Matbaa ve sonraki teknik, araçların gelişimi anlatıların biçimini değiştirip zenginleştirdiyse de maksatlar ve kurgulanma teknikleri büyük ölçüde korundu. Anlatılar geçmişte ne olduğuna dair imge ve kavrayışlar verirken düşünce ve ideolojileri de bünyesinde barındırarak çeşitli maksatlara da hizmet etmekteydi. Birçok tarihî anlatı gerek masal, efsanelerde gerekse de seyahatnameler gibi zengin kaynaklarda yer bulmuştur. Bununla beraber tarihin bilim olmadığı savunusunda anlatı biçimliliği de bu sava kanıt olarak öne sürülmüştür. Bu çalışmada tarih araştırmaları için anlatının önemli olduğu ve tarihin ilmi değerine katkısı bulunduğu ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Bunun yanında tarih ve anlatıları değerlendirme hususunda imgelerin yerine ve anlatılardaki ağırlıklarına yer verilmiştir. Anlatı aktarımı zaviyesinden de hayli zengin olan Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde yer alan Cengiz Han ve Tatar nesebi anlatısı hem anlatı yapısının ve olay örgüleştirmenin mahareti bakımından hem de döneme dair taşıdığı anlayış ve olgusal izler bakımından değerlendirmeye gerek duymaktadır zira anlatı ayrıca önemli siyasi gerek ve meşruiyetler için de temel teşkil eder görünmektedir. Söz konusu anlatı ilgili döneme ait imgeleri de mündemicinde bulundurmasıyla dönemin anlayışını bazı yönleriyle ortaya koymaktadır. Bu çalışmada bu hususiyetler tarih ve anlatılar içerisinde de imgelerin kıymetine yer verilirken diğer yandan anlatının tarih araştırmaları için bir kenara bırakılamayacak derecede mühim bir kaynak teşkil ettiğini olabildiğince göstermeye çalışılmaktadır.
In the 17th century, when the mass media were not developed compared to today, they grasped the world outside of people and the past with narratives, explained my meanings through narratives, and these narratives formed and shaped images of the past and present. Although the development of the printing press and the later technique and tools changed and enriched the narratives, the intentions and editing techniques were largely preserved. While the narratives gave images and insights about what happened in the past, they also served various purposes by incorporating ideas and ideologies. Many historical narratives are included in rich sources such as tales, legends and travel books. However, narrative formality has been put forward as evidence for this argument in the argument that history is not a science. In this study, it has been tried to reveal that narrative is important for historical research and contributes to the scientific value of history. In addition, in terms of evaluating history and narratives, the place of images and their weight in narratives are included. Genghis Khan and Tatar lineage in the Seyahatname of Evliya Çelebi, who is also rich in narrative transmission It needs to be evaluated in terms of the skill of organizing as well as the understanding and factual traces it carries about the period, because the narrative also seems to be the basis for important political necessities and legitimacy. The narrative in question reveals some aspects of the understanding of the period by including the images of the relevant period in its content. In this study, while these features include the value of images in history and narratives, on the other hand, it is tried to show as much as possible that narrative constitutes an indispensable source for historical research. |
---|---|
ISSN: | 2667-4432 2667-4432 |
DOI: | 10.38000/juhis.790437 |