Müslümanların Kur'ân'a Ta'zimi ve Mushaf Üzerinden Tezâhürü
Çalışmada nüzûl ve mushaflaşma süreçlerinde Kur’ân etrafında oluşan ta‘zim örnekleri konu edilmektedir. Bu çerçevede sözü edilen süreçlerdeki ta‘zim uygulamalarının ilişkisi ve ortaya çıkan değişim irdelenmektedir. Kur’ân Müslümanlar için Allah’tan gelen bir vahiy olması bakımından temel bir konuma...
Saved in:
Published in | Burdur İlahiyat Dergisi no. 8; pp. 1 - 19 |
---|---|
Main Author | |
Format | Journal Article |
Language | Arabic English |
Published |
Burdur Mehmet Akif Ersoy University
28.06.2024
|
Online Access | Get full text |
Cover
Loading…
Summary: | Çalışmada nüzûl ve mushaflaşma süreçlerinde Kur’ân etrafında oluşan ta‘zim örnekleri konu edilmektedir. Bu çerçevede sözü edilen süreçlerdeki ta‘zim uygulamalarının ilişkisi ve ortaya çıkan değişim irdelenmektedir. Kur’ân Müslümanlar için Allah’tan gelen bir vahiy olması bakımından temel bir konuma sahiptir. Onun vahiy olduğu inancı itikadî ve amelî konuların temel kaynağı olmasını gerekli kılmakla birlikte daha geniş çerçevede bir ta‘zim anlayışını da üretmiştir. Bu ta‘zim anlayışı Kur’ân’ın nazil olduğu ilk günden itibaren tarih boyunca Kur’ân merkezli bir kültür inşa etmiştir. Söz konusu ta‘zim kültürü, Kur’ân’ın nüzûlü ve Mushaf haline gelme süreçlerinde birtakım farklılaşmalara da uğramıştır. Bu farklılaşmalar ta‘zimin özüne ilişkin olmayıp kısmen şekilsel örneklere evrilmiş kısmen de yeni ta‘zim örneklerinin ilavesiyle kendini göstermiştir. Bahsedilen değişim, nüzûl döneminde okunan dinlenen ve parça parça sahifelere yazılan Kur’ân’ın iki kapak arasında toplanmış bir kitap halini alması şeklindeki gelişmenin doğasına da uygun hatta bunun zorunlu bir sonucudur. Müslümanlar nüzûl döneminde dinleme, okuma, öğrenme ve öğretme, sahifelere yazma ve sahifeleri koruma şeklinde Kur’ân’la kurdukları ilişkiyi Mushaflaşmayla birlikte Mushaf üzerinden sürdürmüşlerdir. Zira artık Kur’ân içerdiği hükümlerin yanı sıra Mushaf şeklindeki varlığıyla bireyin ve toplumun hayatında somut bir şekilde bulunan ve merkezî konumuyla bilinç oluşturan ve hayatı şekillendiren bir hale gelmişti. Bu çerçevede nüzul dönemindeki Kur’ân sahifelerine ta‘zimin bizzat Kur’ân’ın/vahyin kendisine ta‘zim olduğu yönündeki anlayış Mushaf’a atfedilmiştir. Kur’an’ın neliğine ilişkin açıklamalar etrafında gelişen halku’l-Kur’ân tartışmaları Mushafa ta‘zimin itikâdî/kelâmî bir zeminden beslendiğini de göstermektedir. Kur’ân’ı kazanç kapısı haline getirmeye yönelik uyarılar Kur‘ân’a ta‘zim temelinde nüzûl döneminden itibaren yapılmıştır. Bu dönemde Kur’ân okuma ve öğretme karşılığında ücret alınmasına yönelik uyarıların genel anlamına uygun düşecek şekilde sahabîler Kur’ân taliminden ücret alınmasına sıcak bakmamışlardır. Bu hassasiyet mushaflaşma sonrası, Mushaf’ın alım-satımı, takası, miras bırakılması gibi dünyevî menfaatlere Kur’ân’ı alet etmek anlamına gelebilecek hususlarla ilgili de gösterilmiştir. Mushaf’ın öpülmesi, duvara asılması, yüksek yere konulması, altın ve gümüşle süslenmesi gibi uygulamalar ise Kur’ân’a ta‘zim örnekleri olarak değerlendirilmiştir. Dışardan bakıldığında bir kırılma gibi görünse de esasen Mushaf sonrası ortaya çıkan ve şeklî görünen ta‘zim örnekleri kaynağını büyük ölçüde Hz. Peygamber’in nüzûl dönemindeki emir, yasak, teşvik ve uygulamalarından almıştır. Mushaf’a olan ta‘zimin “şekilsel” dindarlık olarak nitelendirilebilecek örnekleri olsa da genelinin özü itibarıyla şekilsel bir dindarlık olarak değerlendirilmesi isabetli değildir. Zira mushaflaşmayla birlikte Mushaf üzerinden gelişen yeni bir Kur’ân tasavvuru oluşmuş ve Mushaf’ın zatının/formunun gerektirdiği/şekillendirdiği bir ta‘zim anlayışı gelişmiştir. |
---|---|
ISSN: | 2980-2407 2980-2407 |
DOI: | 10.59932/burdurilahiyat.1370046 |